25 Eylül 2012 Salı

Neşet Ertaş da göçtü




NEŞET ERTAŞ (1938 – 25.09.2012)
Ünlü saz ve söz ustamız Neşet ERTAŞ da bizlere bu sabah “elveda” dedi. Yakalandığı amansız hastalık, bu sabah (25.09.2012) saat 08.45 de İzmir’de tedavi gördüğü bir hastanede O’nu bizlerden ve dünyadan ayırdı. Öbür dünyada huzur içinde olmasını dileriz.
Ertaş, bilindiği gibi Kırşehir’in yetiştirdiği ünlü saz ustası Muharrem Ertaş’ın oğludur. İlkokula başladığı sıralarda önce keman çalmayı, daha sonra da bağlama çalmayı öğrendi. Babasıyla birlikte katıldığı yöre düğünlerinde hem çaldı, hem söyledi. 1950’lili yıllarda İstanbul’a gittikten bir süre sonra ilk plağı olan “Neden Garip Garip Ötersin Bülbül” adlı babasına ait eseri çıkardı. Bunun çok ilgi görmesi, haliyle diğer plak ve kasetlerini çıkarmaya yönlendirdi. Ankara’ ya yerleşip, hayatını orada sürdürürken; hem sağlık nedenleri, hem de Almanya’ daki kardeşinin davetiyle gittiği Almanya’da 23 yıl kaldı.
Bir konser için 2000 yılında İsatanbul’a gelen Ertaş, Türkiye’de kalmayı tercih etmişti.

20 Eylül 2012 Perşembe

Sahte dostlar



HAYATTA BENİM BİRKAÇ SAHTE DOSTUM OLDU VE BANA KÖPEKLİĞİNİ YAPTILAR.  ŞİMDİ AKILLANDIM AMA VAKİT ÇOK GEÇ... İŞ İŞTEN GEÇTİ. YAZAR ŞEMSETTİN KÜZECİ ARKADAŞIM BANA BİR GÜN ŞU HOLLANDA SÖZÜNÜ HATIRLATTI:

"BİR EŞEK, AYNI ÇUKURA İK KERE DÜŞMEZ". 


OYSA Kİ,  BEN İKİDEN DE FAZLA DÜŞTÜM. 

16 Eylül 2012 Pazar

O'nun Diliyle

    O’NUN DİLİYLE

      Ey Türk seçmeni,
      Birinci vazifen, Türk demokrasisini sonsuzluğa değin korumak ve savunmaktır.
      Özgürlüğünün ve geleceğinin yegâne temeli budur. Bu temel, insanca bir yaşamın kaynağıdır. Gelecekte de seni bu kaynaktan yoksun kılmak isteyecek kadar kötü yürekliler olacaktır. Bir gün demokratik rejimi savunma zorunda kalırsan, içinde bulunduğun koşulların uygun ve yeterli olup olmadığına bakmayacaksın. Rejime kastedecek kimseler, bütün dünyada örneği görülmemiş bir sorumsuzluğun temsilcisi olabilirler.
       Aldırmazlık ve sorumsuzluklar nedeniyle rejimin bütün organları işlemez hale gelmiş, bütün kaynakları kurutulmuş, bütün güvenceleri yitirilmiş ve memleketin her köşesi can ve mal kaygusuna itilmiş olabilir. Bütün bunlardan daha da kötüsü, memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri kişisel çıkarlarını, demokratik sistemi işlemez hale getirenlerinkiyle birleştirebilirler. Millet, yoksulluk içinde harap ve bitkin düşmüş olabilir.
       Ey Türk demokrasisinin güvencesi!
       İşte bu koşullar içinde dahi vazifen, özgürlükçü demokratik sistemi kurtarmaktır. Muhtaç olduğun kudret, sandığa atacağın oyda mevcuttur.
       Oktay EKŞİ (Hürriyet Gazetesi)

Not: Bu yazıyı kesip saklamışım. Yayınlanalı uzun yıllar olmuş. Ancak yayın tarihini not etmemişim.  

15 Eylül 2012 Cumartesi

Aziz Nesin'den

Aziz Nesin’den :
 
Bir gün bu memleketin yanağına bir öpücük,
başucuna da bir not bırakıp gideceğim.:

Not’ta şunlar yazılı olacak;:

“Öyle güzel uyuyordun ki,
Uyandırmaya kıyamadım”.

8 Eylül 2012 Cumartesi

Çok Güzel Sözler-2

ÇOK GÜZEL SÖZLER (2)

----İsmail KARA---

"Adil olmayan ulus, özgür olamaz." (J. Sieyes) 
“Akıl, herşeyi olduğu gibi görmekten başka bir şey değildir." (Voltaire)
"Bir kimseye yapılan adaletsizlik, bütün topluma yapılmış bir tehdittir." (Montesquieu) 
"Gökyüzü kafana geçse, sen yine de adaletten şaşma." (William Watson) 
"Nizam ve kanunlar adalet sayesinde işler. Hiçbir şey onsuz devam edemez." (La Cordaire)
  "Kötü haberler kırlangıç kanatlı, iyi haberler de koltuk değneklidirler." (Philip Massinger)
"Bir duruşmada; tek tarafı dinleyerek verilen karar doğru olsa bile, hiç bir zaman adil olamaz." (Seneca) 
"Adaletsiz rejimi, adaletle yıkınız; alkışlar önüne, kansız elle çıkınız." (Mahatma Gandi) 
"Bir saat adaletle karar vermek, bin saatlik ibadetten hayırlıdır." (Hz. Muhammed) 
 "Güçsüz Adalet ve adaletsiz güç, iki büyük felakettir." (Joseph Joubert) 
"Siyaset; Mahkeme Salonu'na girerse, Adalet oradan çıkar." (Guizot) 
“Adaletsizliği engelleyecek gücünüzün olmadığı zamanlar olabilir. Fakat itiraz etmeyi beceremediğiniz bir zaman asla olmamalı”. (Elie Wisel)
"Doğru işlemeyen akıl, keskinmiş neye yarar; saatin iyiliği koşmasında değil, doğru gitmesindedir."
(Vauvenarques)
“Birkaç sineğin ısırması, yarışı kazanmaya azmetmiş bir atı durduramaz” (Betthoven)
“Yalnız okumakla aydın olunmaz. Aydın, düşünmesini bilen, düşünce üretebilen insandır” (İsmet Bozdağ)
“Yabancı sermaye içeri girdikçe, bağımsızlık dışarı çıkar” (Nazım Hikmet)
“Gözlemle, dinle, sus, az yargıla, çok sor” (Eflatun)
“İnsanlar her düşündüğünü söylemeli, her söylediğini de düşünmelidir” (Aziz Nesin)
“Böcek olmayı kabullenenler, ezilince şikâyet etmemelidirler” (F.Schiller)
     

2 Eylül 2012 Pazar

ABD Gerçek Dostumuz Olabilir mi?

ABD GERÇEK DOSTUMUZ 
OLABİLİR Mİ?

İstiklâl Savaşı’nın devam ettiği zamanda, ABD’nin şu resmî görüşü The New York Times’de yayınlandı;”Yunan Hükümeti’nin hatalı politikalarının etkisiyle, Anadolu’da Yunan kuvvetleri bozguna uğradı ve geri çekilmek zorunda kaldı. Yunan kuvvetlerinin Türkler karşısında tutunamaması endişelere yol açmıştır. Yunan orduları Mustafa Kemal’ i durduramadığı takdirde, Yunanistan’ın desteği ile Ege Bölgesinde kurulması tasarlanan İyonya Devleti bir hayal olacaktır. Avrupa uygarlığının beşiği olan topraklar bir kez daha Asyalıların eline geçer ve bir milyona yakın Hristiyan kardeşimizin geleceği katil Türklerin insafına bırakılırsa, bu cinayetin başlıca sorumluları Yunanistan’la birlikte İtalya ve Fransa olacaktır” denildi (31 Ağustos 1922).

ABD’nin proje ve politikaları, devlet başkanlarının ve iktidarların değişmesine rağmen aynen devam ettirildiğine göre düşünün şimdi; ABD bizim gerçek dostumuz olabilir mi? Bugün uyguladıkları BOP Projesi hakkında ne düşünürsünüz?

1 Eylül 2012 Cumartesi

DünyaBarış Günü


            DÜNYA BARIŞ GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN !

Satır içi resim 1

(Ütopik bir şiir)

 ÖNCE BARIŞ

Bir gün bu canım dünya daha bir güzelleşecek
Gökler üstümüzde salkım söğüt
Barışın kardeşliğin şavkı vuracak gözbebeklerimize
Kurtla kuzu birlikte yaşayacak
İhtiyar dünya bu kadar insanı taşıyacak
Ve asla silinmeyeceğiz yaşam haritasından
Başımızı ağrıtan bunca çirkinlikler
Saydamlığını yitirecek yüreklerimizde
Kör kurşunlara hedef olmayacağız artık        
Demokrasi güneşi hiç batmayacak
Denizlerin suyu kesilmeyecek
Ağaçlar hep çiçeklenecek
Ve sözlüklerde kalacak
Kavga ve savaş
Günaydınlarla karşılayacağız her gelen günü
-Sevginin ve kardeşliğin şafağında ölüm yok-

Muharrem DEMİRBAŞ
(Yazı Dergisinin Temmuz 1992-1.sayısından alınmıştır)